30 Ocak 2019 Çarşamba

EĞER GİDECEKSEN, MANİ OLAMAM…


‘Ellere kanıp da gitme sevgilim
Hayat bu gün gelir harcarlar seni
Bir de saçlarına karlar yağınca
Eskimiş şal gibi atarlar seni
Eğer gideceksen mani olamam
Düşersen sonun da yine bul beni
Vefasız Kullardan vefa bekleme
Kıymetsiz bir pula satarlar seni…’

‘Bulamazsın’ isimli bu güzel şarkının söz ve müziği Selami Şahin’e ait.
Şarkıyı rahmetli Zeki Müren okumuş ve şarkı çıktığı günlerde adeta bir bomba etkisi yaratmıştı. Bu etki hala devam etmektedir.
Sonraki yıllarda pek çok şarkıcı bu güzel şarkıyı repertuarına almış olsa da şarkıyı en iyi yorumlayan bir başka sanatçı ise Kıraç’tır.
‘Eğer gideceksen mani olamam’ der şarkının bir bölümünde.
Gerçekten gidecek olana kim engel olabilir ki, olabilmiştir ki?
Gitmek isteyen, gider. Kalmak isteyen, kalır, Bulmak isteyen, bulur.
Hem de ne istiyorsa…

Gelelim büyük soruya;
‘Giden mi kaybeder, kalan mı?

Başta kalan kişinin kaybettiği gibi bir izlenim olsa da aslında her iki taraf da kaybeder.
Çünkü; Hiçbir ilişki tek taraflı değildir.
Çünkü; Bir ilişki başladıktan sonra kesinlikle bitmez, sadece şekil ve içerik değiştirir.
Çirkinleşebilir, seviyesizleşebilir ama bitmez.

‘Aşk nedeniyle vücuttaki hormonlar değişir. Vücudun kendisine gelmesi ortalama 3 yıl sürer’ der uzmanlar.

Şayet gitmiş de olsanız, kalmış da olsanız 3 yıl dayanabilirseniz yırttnız demektir.
Dikkat ediniz acıların, cinayetlerin en sık yaşandığı zaman aralığı ayrılıktan sonraki 3 yıl içerisinde olmaktadır.

Dedik ya;
3 yıl sonra da biter mi, bitmez ama hiç değilse acı daha katlanılır bir hale gelir.
Senin acıların ne durumda?

Düşersen sonun da yine bul beni...’ der şarkının başka bir bölümünde.

Yaşanmış her şey değerlidir.
Fazla ego yapmadan, kasmadan ihtiyaç halinde tekrar görüşmenin, yardımlaşmanın her zaman faydası vardır.

Hani başka bir şarkı da diyor ya;
‘Hatıran yeter’…




24 Ocak 2019 Perşembe

YILMAZ ÖZDİL VE 1 MİLYONDAN FAZLA SATAN KİTAPLAR

Bizim insanımız çoğunlukla okumayı sevmez,
Daha çok konuşmayı, yazmayı ve seyretmeyi sever.

O yüzden tartışırken, konuşurken dinlemekten ziyade konuşmaya çalışır.
O yüzden hemen herkes sağa sola, oraya buraya, dağa taşa, duvara kuma yazı yazar.
O yüzden gece gündüz boş boş konuşan kadın programlarını, boş boş konuşan adamları izler.
Ama okumaz.
Hem de kutsal kitabımız Kuran-ı Kerim'in ilk ayeti 'Oku' olmasına rağmen...

Bizim insanımızın hemen her konuda bir fikri vardır.
Bizim insanımız hemen her işin ustasıdır.
Ve yine bizim insanımız 'ne iş olsa' yapar.
Ama rahmetli Çetin Altan'ın dediği gibi 'Belli bir konuda ustalaşmış değildir, dolayısıyla mesleği yoktur'...
Ve fakat; Bilgisi olmadan, hemen her konuda fikri vardır ve bu fikir çoğunlukla yanlıştır.

Yılmaz Özdil'in 'M. Kemal' adında bir kitabı çıktı.
Ve bu kitap çoğunluğun aksine kısa sürede '1 Milyon satan kitaplar' listesine girdi.
Bu sayıya bugüne kadar sadece İki kitap daha ulaşmıştı.
Bunlardan bir tanesi Emin Çölaşan'ın yazdığı 'Turgut Nereden Koşuyor' isimli kitabı ile Turgut Özakman'ın 'Şu Çılgın Türkler' isimli kitabıdır.

Ardından kitabın özel bir baskısı daha yayınlandı.
Fiyatı 2.500 TL'den olmak kaydıyla 1881 adet basıldı.
Ve Saat 9.05'de satışa sunuldu.
Ve Saat 9.06'da satışı tükendi.

Kitabı 20 Bin kişi almak istedi.

Ve başta hiç kitap okumayan, Okuduğunu anlamayan, Siyasi tavır gösteren, Yazdıkları satmayan, Kitaba para vermeyi boş iş zanneden bir güruh durumu eleştirmeye başladı.

Neymiş efendim?
'Kitap çok pahalıymış.'
Ulan sen ucuz olan kitabı alıyor musun ki...Sonra sana ne zaten bu kitap parası olan için yapılmış özel bir baskı...15-20 Liraya olanı da var...Almak isteyen ucuzunu alır!

Neymiş efendim?
'Atatürk'ün adı kullanılıyormuş.'
Bu memlekette her Cuma Günü 'Cuma Namazı sonrası' camii önlerinde basın açıklaması yapanlar var...Onlara 'Kardeşim dini siyasete alet ediyorsunuz. Camii önlerinde açıklama yapmayın!' diye tepki gösterebildin mi, gösterebilir misin?

Neymiş efendim?
'Atatürk adı kullanılarak para kazanılıyormuş'.
Okumadığın için bilmezsin.
Yılmaz Özdil açıkladı.
'Buradan gelecek parayla M. Kemal Çocuk Serisi'ni Köy Okulları'na ücretsiz olarak yollayacağız. İlk kargolarımızı Muş'a yollayacağız' dedi ya....

Sonra sana ne?
Yazabiliyorsan buyur sen de yaz, Sen de kitabını alacak birilerni bulabilirsen 5 Bin Lira'dan sat.

Beğen ya da beğenme;
Adam yazmış kardeşim. Ben de alıp 500 sayfayı bir solukta okudum.
Eline koluna sağlık.

'Biz şu'yuz, bu'yuz diye sallamakla olmuyor.
Asıl marifet yazdıklarını okutabilmekte, satabilmekte...

Yapabiliyor musun?
Yok!
O zaman Yılmaz Özdil okuyacaksın demek ki...













19 Ocak 2019 Cumartesi

ECEVİT, CLİNTON, FAZIL SAY VE ERDOĞAN

ECEVİT VE CLİNTON...
Siyasi tarihimizin en dürüst en cesaretli lideri rahmetli Bülent Ecevit ABD'de Başkan Clinton ile görüşmüş ve bu fotoğraf servis edilmişti.
AKP'li gerizekalılar, 'Bak eskiden Başbakanlar böyle ezikti. Reis böyle değil, Herkesin karşısında dik duruyor.Hem boyu da uzun...' diye yıllarca olmayan akıllarıyla bu müstesna kişiliğe akıllara sıra hakaret ediyorlardı.
Oysa aynı Ecevit hem Kıbrıs'ı almış hem de ABD'nin Irak'a girmesine izin vermeyerek 1.5 Milyon Irak'lının ölmesini engellemişti.
Sonuçta müslüman AKP iktidara geldi ve ABD Irak'a girerek 1.5 Milyon müslümanı katletti...
Yani müslüman AKP, ABD'nin 1.5 Milyon müslümanı öldürmesinin önünü açtı...


FAZIL SAY VE ERDOĞAN...
Beğen ya da beğenmek ki, Ben beğenmeyenlerdenim; AKP Genel Başkanı R.T. Erdoğan 16 yıldır seçim kazanıyor.
Sıkıysa buyur sen de kazan!

Geçen Fazıl Say'ın daveti üzerine konsere gitti.
Ve o konserde de çekilen bu foto servis edildi.
Neymiş efendim; Fazıl Say nasıl olur da Erdoğan'ın karşısında böyle süklüm püklüm dururmuş falan filan..

ynı gerizekalılık burada da geçerli...Adam öyle dursa ne yazar böyle dursa ne yazar?...
Adam sanatında zirve yapmış, Ülkeyi dünyaya tanıtan tek kişilik bir kahraman olmuş...
Sen ne bok yaptın da adamın duruşunu beğenmiyorsun?
Sonra karşısındaki kişi T.C Devleti'nin Cumhurbaşkanı, Boru değil...Sarı çizmeli Mehmet Ağa da değil....

Kimse belli bir ideolojinin karşısında öyle durmuyor...T.C Devleti'nin karşısında öyle duruyor, Elbette de duracak, Makama saygı denen bir şey var...Karşısındaki kişiye saygı denen bir şey var...Bir partinin Genel Başkanı'na saygı denen bir şey var...
Üstelik karşısındaki kişi Hanımıyla misafirliğe gitmiş...
Orası sanat alanı, siyaset alanı değil!

SON SÖZ...
Her iki fotoda gerçeği yansıtmıyor.
Her İki foto da hem anlamlı hem de güzel...
Sahi seni çağırsa Reis ...Sen nereni oynatarak duracaksın karşısında hiç düşündün mü?
Bırak bu ayakları...Biz senin askerde alt tarafı bir Çavuş'un karşısında nasıl durduğunu da biliyoruz.
Keşke Reis Grup Yorum Konserine de gitse...


NEDEN ADAY OLUYORLAR

  2024 yerel seçimleri 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak, Seçimlerde; 61 Milyon 400 Bin kişi oy kullanacak. Ve bu seçimlerde 1393 belediye...