2 Temmuz 2013 Salı

GEZİ PARKI'NIN ARDINDAN...

MAYIS 2013;
İstanbul'da bahar yüzünü yavaş yavaş göstermeye başlayınca,
Uzun ve zorlu bir kışın ardından insanlar parklara, bahçelere çıkmaya başladı.
Çünkü;
Mayıs ayların gülüdür, mayıs yaşama yeniden merhaba demenin öteki adıdır.
Çünkü;
Mayıs, umuttur.

28 MAYIS 2013...
İstanbul Taksim'de sayıları üçü - beşi bulmayan çevreci insanlar parkın korunması için toplanmaya başladı.
Amaçları;
İstanbul'un son nefes alınacak alanlarından bir tanesini daha kaybetmemek doğaya, tarihe ve şehre sahip çıkmaktı.
Çünkü;
Tarih boyunca yağmalanan İstanbul, 'İstanbul sevdamız' diyenler tarafından adeta cehenneme çevrilmiş,
Her metrekaresine ev, yol, avm, bilmem ney country, bilmem ney city yapılarak resmen ölüme sürüklenmişti.

31 MAYIS 2013...
Gezi Parkı'nda toplananların sayısı gittikçe artmaya başladı.
Kalabalık an be an artıyor, sosyal medya üzerinden haberleşen insanlar Taksim'de adım atacak yer bırakmıyordu.
Artık tepki İstanbul'da korunacak bir parkı, kesilen bir kaç ağacı çoktan aşmıştı.

03 HAZİRAN 2013...
Taksim Meydanı, İstiklal Caddesi, Şişli, Beşiktaş...Milyonların eylem alanına döndü.
Tomalar, gaz maskeleri, ilaçlı su sıkmalar, yaralanmalar, ölümler sıradan hale geldi.

90 KUŞAĞI...
Gezi  Parkı'nda  yeni bir kuşak, yeni bir kültür tarihe adını yazdırdı;
'90 Kuşağı' dediler adına.
İhtilallerle savrulan 80 Kuşağı'nın çocukları büyümüş anne - baba olmuştu.
İşte bu anne - babaların çocukları adeta  ana - babasını harcayan sistemden intikam alıyordu.

SIK BAKALIM, SIK BAKALIM...
90 Kuşağı farklı eğitim ve kültürel kimliğini sanatına da yansıttı.
İnanılmaz bir mizah ve  ironi ile kendi gezi sanatını da yarattı.
Profesyonel reklamcıları kıskandıracak düzeyde duvar yazıları, resimler, karikatürler, şarkılar, türküler yaptılar.
Ve İstanbul'un tüm spor kulüplerini bir noktada buluşturdular.


VE MEDYA...
Yüzlerce tv kanalı, radyo, gazeteci, yorumcu aslında halka nasıl ihanet ettiğini ortaya koydu.
Kimi yemek tarifi verdi, kimi oynadı, kimi evlendirdi, kimi küfretti...
Ama asıl bombayı cnn türk patlattı.
Ve penguen belgeseli yayınlayarak bir fenomen oldu.

VE SİYASET...
Tarihin tüm dönemlerinde olduğu gibi; yönetenler kızdı, sert davrandı ve puan kaybetti.
Muhalefet ise; destekledi ve puan kazanmaya çalıştı.
En büyük yarayı ise;
İstanbul B.Şehir Belediye Başkanı aldı.
Çünkü;
Hiç bir konuda hiç bir açıklama yapmadı - yapamadı./ yok sayıldı.

SONUÇ;
Gezi Parkı olayları siyasi tarihimizde daha çok tartışılacak.
Ama artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.
Ve bu olayları herkes baktığı açıdan görecek.
baktığı açıdan 'iyi' yada 'kötü' diyecek.
Kararı ise tarih verecek.

SON SÖZ;
Gezi olayları gibi toplumsal tepkiler;
Kırmadan , dökmeden, ölmeden, öldürmeden, bayağılaşmadan yapılırsa bir anlam kazanır.
Bu tür olayları bölücü, ülkenin milli birlik ve beraberliğine, maddi - manevi değerlerine  zarar verici noktalara taşımak kimseye bir şey kazandırmaz.
Öte yandan;
Toplumsal muhalefet yapanları dövmek, sövmek de bir işe yaramaz.
sorun demokratik kurallar içerisinde çözülmelidir.
Çözüm;
Seçim sisteminin güncellenmesi, vekilleri liderlerin değil halkın seçmesi, barajın kaldırılması, seçim sayım ve sonuçlarının şeffaf bir şekilde yapılması gibi gözükmektedir.
Ve en doğru kararı elbette yüce milletimiz sandıkta verecektir.
Ne diyelim o zaman;
İyi olan kazansın.











NEDEN ADAY OLUYORLAR

  2024 yerel seçimleri 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak, Seçimlerde; 61 Milyon 400 Bin kişi oy kullanacak. Ve bu seçimlerde 1393 belediye...