15 Aralık 2011 Perşembe

SEFAKÖY LİSESİ'NİN ADI DEĞİŞMESİN üzerine bir yazı

'Biz büyüdük
Ve kirlendi dünya...'

Çok değil, bundan yaklaşık 20-30 yıl önce ne İstanbul bu kadar kalabalık, ne de bizler bu kadar büyümemiştik...
Tıpkı bugün heyecanla okullarına yetişmeye çalışan minik İlkokul yada sivilceleri yeni yeni çıkmaya başlamış Lise öğrencileri gibiydik...
Çocuktuk, gençtik, mutluyduk...
Sefaköy Lisesi'nin etrafında ise, ne bu kadar ev ve araba vardı, ne de bu kadar kalabalık...
Bazı arkadaşlarımız Cennet Mahallesi'nden, Sultanmurat'tan ve hatta Sefaköy Merkez'den okula geliyorlardı.
Çünkü oralarda ya yeterince okul yoktu yada lise ...
Yolu, okulu, sana yağı, tüpü olmayan yıllardı.
Okul yolları çamur olduğu için bazen sınıfa girmeden önce ayakkabılarımızı yağmur suları ile yıkar, kantinde satılan simit ve Ankara Gazozu ile karnımızı doyururduk.
Bazen de daha büyük ağbiler;
'Bugün okul yok, eylem yapıyoruz' diye bizi eve geri yollarlar, biz de sokakta oynayacağımız için sevinirdik...
Henüz 80 İhtilali yapılmamıştı...
Hatta bir gün Matematik Öğretmenimiz rahmetli Nusret Niyet eylem yapmak için ders esnasında sınıfa giren ağbilerden birini dövmeye kalkarak sınıftan çıkarmış ve ardından ağlamıştı.
Çünkü o da bu gidişatın iyi olmadığını görüyor, eğitim alamayacağımız için kahroluyordu.
Çoğumuz ya alt sınıf yada memur ailelerinin çocuklarıydık.
Yani dar ve orta gelirli ailelerin kara önlük giyen, belki birinden emanet aldığı kravat yada ceketle, çoğu zaman harçlıksız okula gelen pırıl pırıl çocuklarıydık...
80 İhtilali sonrasında okulumuzun giriş kapısında 1 yada 2 asker nöbet tutmaya başladı.
Yanılmıyorsam hatta bir tanesi de kazayla kendini vurmuştu...
Birbirinden değerli öğretmenlerimiz ise okulun etrafındaki kahvelere kadar giderek bizleri kötü alışkanlıklardan korumaya çalışıyorlardı...
O zamanlar okulların etrafında 'ne ararsan' bulamazdınız.
Çünkü,  (o zamanlar kızsak bile) Florya'daki bir çay bahçesine kadar bizleri sıkıca takip eden koruyan-kollayan öğretmenlerimiz-müdürlerimiz vardı.
Hepsine ayrı ayrı selam olsun...
Aramızdan ayrılanlara Allah'tan rahmet diliyorum.
Uzatmayalım:
İyi, kötü şu an yaşları 35 ve üstü olanlar bir şekilde bu okulun öğrencisi oldular.
Ama sanırım bu taraflara gelip de, bu okulun önünden geçmeyen hemen hiç kimse kalmamıştır...
Bütün bunları neden mi yazdım?
Çünkü bu kadar uzun bir geçmişe sahip olan bir kurumun adını değiştirdiler.
Sorsanız her gün önünden geçmeme rağmen ben de yeni adını hatırlamıyorum.
Bu değişimin bu okula yıllarını vermiş binlerce öğrencinin çocukluğuna, gençliğine, acılarına, mutluluklarına, anılarına büyük zarar verdiğini, bir anlamda belleğinin yokedilmeye çalışldığını düşünüyorum.
Yüzlerce Müdür ve Öğretmenin ise emeklerine hakaret edildiğini...
Bunu yapmaya kimin hakkı olabilir ki?
Hangi hakla olabilir ki?
Okulun binasının yenilenmesi kime böyle bir hak tanıyor?
Hangi yasaya dayanarak bunlar yapılıyor?
Varsa bu yasayı çıkaranların okullarının adları da bu şekilde değiştirilse nasıl bir tepki gösterirler acaba?
Sonuç olarak;
Bu okulun adında;
Bizlerin ve bizlerden önceki ağbi ve ablalarımızın,
Bu okulda ders vermiş tüm öğretmen ve müdürlerimizin ve hatta tüm hademelik yapan büyüklerimizin hakkı var.
Bu ismin değiştirilmesi büyük bir haksızlık ve terbiyesizliktir.
Her zaman söylerim:
Hangi babayiğit Galatasaray Lisesi'nin, Robert Koleji'nin, Vefa Lisesi'nin adı satın alabilir, yada değiştirebilir ki?...
Umarım son günlerde okulumuzun 1983 - 84 mezunlarının hareketliliği bu hatanın düzeltilmesinde önemli bir rol oynayacaktır.
Yoksa çocuklarımıza hangi lise'den mezun olduğumuzu nasıl anlatacağız?

NEDEN ADAY OLUYORLAR

  2024 yerel seçimleri 31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak, Seçimlerde; 61 Milyon 400 Bin kişi oy kullanacak. Ve bu seçimlerde 1393 belediye...